temel ile fadime balayına gidecekelrdir.fakat yolda giderlerken yolda çevirme vardır. polis arabayı durdurur. temel ile fadimenn emniyet kemerlerini takılı görünce " tebrik ederim bugün tek emniyet kemeri takan çift sizsiniz deyip ikramiyeye hak kazandıklarını söyler ". temele dönerek pekii aldığnız bu parayla ne yapacaksınız temel : ilk işim gidip kendime ehliyet almak olacak der. polis: nee ehliyetiniz yok mu der. fadimede ortalığı toparlıyıp der ve k. bakmayın alkollüyken hp böle yapar der. polis: tekrardan nee bide içkimi içtiniz der. arkadan dursun fırlar ben size çalıntı arabayla yola çıkmayalım demiştim. poliss bide çalıntı araba haa der ve bagajdan ses gelirr sınırı geçtikmi :D:D
stadda sessuzlik
bir gün fener b. ile trabzon sporun maçı varmış.stadda bir adam seyircilere sağ elimi kaldırdığımda yuuhhhhh ,sol elimi kaldırdığımda lala lala lala lala laaaaaaa aaa trabzon diceksiniz,iki elimi kaldırdığımda sesuzlik olacak kimse konuşmayacak demiş.adam sağ elini kaldırmış seyirci yuuuhhhhh demiş(fenere).sol elini kaldırmış lala lala lala lala lala laaaaa aaa trabzon demişler..adam iki elini kaldırmış tribünlerden bir ses gelmiş.adamın biri bağırıyormuş sessuzlik sessuzlik. :):):)
soyulmuş
Temel ava çıkmış, eli boş dönmemek için kasaptan bir tavşan almış. Fadime,
- Ha pu netur, soyulmuş tavşanı nasıl avlaysun?
- Sevişirken yakaladum, çiyinmeye firsatu olmadu vurdimm onuuu.....
AĞAÇLARADAN GÖREMİYORUM
Temelle Dursun ormanda yürüyorlar.Bir ara Temel Dursuna sesleniyor :
-Dursun ormanın güzelliğine bak.
Dursun:
-Ağaçlardan göremiyorumki.
İNAT
karadenizliler sohbet ediyor...
- uşaklar, benum inadum kimsede yoktur... geçen gün dişçiye gittum. inadumdan ağruyan dişimu göstermedum. dişçi da hepsinu çeki...
-şaşayum aklina...ben geçen gün eve geç gittum...
uç kere çaldim kapuyu, bizim kari açmadi. inat ettum, kapida yattum, bi daha çalmadum kapiyi...
- ula sizunkide inat midur... ben evlendum. o gece kari biraz naz ettu.benumda inadim tutti. o gün bu gündur, 7 sene geçtu. eve uğramadim...
- çok attun emmi oğli, tam 3 tane uşağun var, onlar nasil oldi?
- sormamki kimdendur...
temel ve azrail
Azrail temelin yanına gelir ve kardeş vaktin tamam hadi gidelim der.
Temel de uyanık ya yalvarır bana 5 yıl süre ver ondan sonra gel al canımı azrail tamam der temel de kendi kendine pilot olursam beni havada yakalayamaz derken 5yıl sonunda azrail pilot temelin yanına gelir ve vakit doldu gidelim der
temelde şimdi canımı alsan arkada 300 yolcu var onlar ne olacak der
azrail : oglum hepinizi bir araya getirene kadar anam ağladı zaten
AKŞAM SERİNLİĞİNDE
Bir mecliste konuşulurken,
Amerikalı :
-Biz Mars'a gideceğiz, demiş.
Alman :
-Biz yakıtsız giden otomobil üreteceğiz, demiş.
Fransız :
-Atom bombasını etkisiz hale getirecek projelerimiz var, demiş.
Bizim Karadenizli de onlardan geri kalmamak için :
-Biz de güneşe gideceğiz, demiş.
-Güneşe gidemezsiniz, demişler. Güneş yakar.
Karadenizli gülümsemiş :
-O kadar da enayi değiliz, tabi, demiş. Akşam serinliğinde gideceğiz.
uy paralar
temel banka soymak suçundan yargılanıyormuş , son celsede hakim delil yetersizliğinden temelin tahliyesine karar vermiş . temel bunu duyunca çok sevinmiş ve bağırarak hakime ;
- uy cözünü sevdigumun hacim beyi , yani şimdi bu paralar penim oldu değil mu .....?
ADAMI GÖZÜMÜN ÖNÜNE GETİRİRİM
Arkadaşı Karadenizliye sormuş:
-Yalnızken kendi kendine konuşma huyun var mıdır?
-Ben kendi kendime konumam, demiş karadenizli.Adamı gözümün önüne getiririm, öyle konuşurum.
Temelin Vasiyeti
Yolculuktan dönen Idris, kahvede oturanlara sordu :
- Yahu pizum Temel nasil öldi?
- Kalpten cittu, dediler.
- Vasiyetu filan var miydu?
- Var idu. "Beni denize gömün" demis idu.
- Cömdünüz mü?
- Cömdük amma, mezarinu kazarken çok kayip verduk...
ALERJİ
Temel, Cemal'e :
-Fadime'nin kürke alerjisi var.
-Nerden pileysun?
-Ne zaman kürk giymiş pi avrat cörse hastalanayı.
imam
birgün bir kadın imamı sınamak için imamı soru yağmuruna tutar
sorularşöyledir;
KADIN ;
İmam efendu vali ile zina etsen halim ne oLiR ?
İMAM ;cehannemin en kötü yerine cidersun der.
KADIN ;muhtar ile zina etsem?
İMAM;yine cehanneme cidersun ama cünahın ağır olmez.
KADIN;peçi koyün azası ie zina etsem
İMAM;yine cehanneme cidersun ama çoook az kalirsun
KADIN TEKRAR SORAR;
PEKÜ KOYUN İMAMI İLE ZİNA ETSEM
İMAM ŞÖYLE CEVAP VERİR;
"HEEEE ANLADUMMM SEN CENNETE GüTMEK İSTEYSUN"
Lazın Eczanesi
Lazın eczanesine eli silahlı, yüzü kadın çoraplı iki soyguncu girmiş ve ellerindeki silahi Laza doğrultup:
- Çabuk kasadaki herşeyi ver !
- Özür dilerim, reçetesiz hiçbirşey vermiyoruz.
ANLAMLI ANLAMLI
Karadenizlinin biri hemşerisine anlatıyor :
-Dün belediye otobüsüne bindim; yan koltuktaki adam bilet almamışım gibi bana anlamlı anlamlı baktı.
-Sen ne yaptın?
-Bende bilet almışım gibi anlamlı anlamlı ona baktım.
YALNIŞ ADAM DAAA
temel bırgun yurt dısına calısmaya gıder yaz sezonu oldugundan otellerde bos yer bulamaz bı kac yere sorduktan sonra kendını zorla bı otele aldırır yalnız odada bı zencı kalmaktadır temel odaya gırer ve zencıyı assalarmıs gıbı goz gezdırır zencı durumun farkındadır temel resepsıyonu arar ve 'benu 7 uyandırun haa' der sonra uyumaya koyulur zencıde elıne aldıgı sıyah boyayla temelın suratını bı guzel boyar sabah olur resepsıyon telefonla uyandırır temelı temel kalkıp aynaya bakınca sole der 'ANAA AHMAKLAR YALNIŞ ADAMİ UYANDIRMİSLERRR DAAA'
Temel uçakta
Temel uçakla Trabzona gidecekmis. Oturmus bir yere rasgele... Asil yer sahibi gelmis;
Yer sahibi: Beyfendi burasi benim yerim kalkarmisiniz?
Temel: Hayir
Yer sahibi : Beyfendi burasi benim yerim kalkin
Temel: Hayir
Yer sahibi gider hostese basvurur.
Hostes: Beyefendi burasi sizin yeriniz degil kalkarmisiniz lütfen
Temel: Kalkmam
Hostes çare bulamayinca kaptana basvurur. Kaptan, Temel'in kulagina bisey fisildar ve Temel gecer arka tarafa oturur. Herkes hayret etmis biz bu kadar ugrastik kalkmadi acaba Kaptan nasil kaldirdi bunu. Dayanamayıp sormuslar kaptana:
Kaptan:
-Dedim ki Burasi Trabzon'a Gitmez.
ARABAM DIŞARIDA
Temel kırtasiye'ye girmiş, tezgahtara :
-Pana pir roman lazum, demiş.
Kırtasiye tezgahtarı sormuş :
-Efendim agır mı olsun hafif mi?
Temel :
-Farketmez, nasul olsa arabam dısarudadur.
ceza keseyrum
temel almanya ya gitmiş polis olmuş bir gün hiç ceza kesememiş mesai saati yaklaşmış temel hala ceza kesememiş karşıdan adam geliyor muş temel seslenmiş dur! adam durmuş temel de sana ceza keseyrum demiş adam ben papazım bana ceza kesemezsin demiş temel de niye diye sormuş papaz benim sağ omuzumda isa sol omuzumda havva var demiş temel de heh şimdi yandınız bi bisiklete 3 kişi binersiniz he demiş:)
Temelin aklı
Azrail Temel’in canını almak için gelir. Temel'se Azrail'den kurtulmak için hemen bir çare bulur.
İşaret parmağını ağzına sokar ve "aguk guguk" sesleri çıkartarak bebek taklidi yapar.
Azrail durumu anlayıp Temel’in oyununu bozmak istemez ve gider.
Azrail ertesi gün Temel’i almak için geldiğinde Temel’in kendisine bir emzik bile aldığını ve yerlerde emeklediğini görür ve Temel’e seslenir:
- Temel, gel attaaaa gideceğiz...
temelin oğlu matematikten 0 alır.oğluna sorar oğlum öğretmen ne sordu 2kere 2 kaçeder dedi ben 7eder dedim temelde oğlum 2kere2 4 eder bilemedin 5 bilemedin 6 eder 7 nerden çıktı?
Matematik Finali
4 tane üniversite öğrencisi, uyanamadıkları için matematik
finaline geç kalırlar ve okula gidince hocaya arabalarının lastiğinin
patladığını söylerler... Hoca ilk basta inanmaz ama öğrencilerinin
yalvarmalarına dayanamayarak, onları 3 gün sonra sınav yapacağını söyler.
Sınav
günü gelince hoca, 4 öğrencinin hepsini bos bir salonun ayrı ayrı
köşelerine oturtur.
Sınav geçme sistemi şöyledir: 100 üzerinden 50 puan alan herkes
sınavı geçebilir... Hocanın hazırladığı sınavda ise ön sayfada 10'ar
puanlık 4 tane basit matematik sorusu vardır... Bunları kolayca çözerler.
Arka sayfada ise 60 puanlık 1 soru vardır: "Hangi lastik
patladı?"
Ahlak Dersi
Küçük Salamon, okuldan iki gözü iki çesme dönmüstü. Babası, niye
agladigini sorunca hiçkira hiçkira cevap verdi :
- Öğretmen ahlak nedir diye sordu, bilemediğim için bana sifir verdi.
- İyi etmis. Öğreneydin dedi babasi. Gel sana anlatayim, dinle. Mesela, bir müsteri geldi dükkana, mal aldi. Giderken de içi para dolu cüzdanini unuttu. Iste ahlak burada baslar. Bu cüzdani ne yapacagim ? Yalniz kendime mi saklayacağim yoksa ortagimla mı paylaşacağım ?
Psikoloji Öğrencisi
Adam barda gördüğü güzel bir bayanla konuşmanın yollarını arıyordu. Sonunda cesaretini toplayarak kıza yaklaşır ve
- Afedersiniz hanımefendi biraz konuşabilir miyiz acaba? diye sorar.
Kız birden haykırır.
- Terbiyesiz ! Ben senin bildiğin kızlardan değilim !
Adam utancından yerin dibine girmiş, kıpkırmızı bir suratla yerine oturmuştur. Herkes ona bakmaktadır ve bu onu daha da rahatsız etmektedir. Bir süre sonra kız ona yaklaşır ve gülümseyerek..
- Az önceki olay için özür dilerim. Ben psikoloji öğrencisiyim ve utandırıcı durumlarda insanların nasıl davrandıklarını inceliyorum.
Bu açıklama adamın canını daha fazla sıkar ve avaz avaz bağırarak cevap verir.
- Ne ? Gecesi 200 dolar mı ? Deli misin sen ?
çarpma
öğretmen aliye sormuş.2ile2yi çarp demiş.
ali
çarpamam demiş
öğretmen
neden.
ali
çarparsam kavga çıkar.demiş
Kadeş Savaşı
Tarih dersinde öğretmen birini tahtaya kaldırmış ve sormuş:
-Oğlum Kadeş Savaşını kim yaptı?
Çocuk hemen yanıtlamış:
-Hocam vallahi billahi ben yapmadım.
Hoca sinirinden çıldıracak. O sinirle dışarıya çıkmış, koridorda Matematik öğretmenini görmüş ve durumu Matematik öğretmenine anlatmış:
-Hoca hanım bu öğrenciler beni çıldırtacak; Kadeş Savaşını kim yaptı diye soruyorum, vallahi billahi ben yapmadım diye yanıt veriyorlar, çıldıracağım...
-Hocam üzülmeyin çocuktur bunlar hem yaparlar hem de yapmadım derler... Tarihçinin sinirleri iyice tepesine çıkmış ve soluğu Müdür Beyin odasında almış.
-Müdür Bey bu nasıl bir okul, ne öğrencisinde hayır var, ne de öğretmeninde; öğrenciye Kadeş Savaşını kim yaptı diye soruyorum, ben yapmadım diyor, öğretmene durumu anlatıyorum, bunlar çocuktur hem yaparlar hem de yapmadım derler diyor, kafayı yiyeceğim.
Müdür Bey: Siz hiç kendinizi üzmeyin Hocam, bunda merak edilecek birşey yok, şimdi Bakanlığa bir yazı yazar ve Kadeş Savaşını kimin yaptığını sorarız... Tarih Öğretmeni aldığı yanıt ile oracığa yığılıp kalmış ve Müdürden bir hafta izin almış...
Bir hafta sonra Bakanlıktan bir yazı:
Bu yıl ödenek olmadığı için Kadeş Savaşı yapılamayacaktır. Bilginize. :))
Coğrafya
Bölük komutani Ali okulu nu denetliyordu. Hasan'a sordu:
- Oglum, dünya kac parcadir?
- Bes parcadir komutanim.
- Say bakalim.
- Avrupa, Asya, Amasya, Tosya, Okyanusya.
- Sen nerelisin?
- Kayseriliyim, komutanim.
- Su haritada Kayseri'yi göster bakalim.
Hasan Kastamonu'yu isaret edince:
- Oglum, orasi Kastamonu.
- Kayseri'nin bir mahallesi sayilir, komutanim.
Öğretmen
Öğretmen çocukların kendisine aldıkları hediyeleri tahmin eder...
Anaokulunun son günü küçük öğrenciler öğretmenlerine hediye verdikleri bir parti duzenler. Çiçekcinin oğlu öğretmene bir hediye paketi uzatır. Öğretmen paketi yavaşça sallar eliyle tartar ve
- Sanırım bu bir buket çiçek..?
- Doğru.. Nerden bildiniz öğretmenim ??
- Şey, tahmin ettim..
Sıradaki öğrenci şekercinin kızıdır. O da öğretmene bir hediye verir. Öğretmen gülümseyerek paketi alır, eliyle tartar ve hafifçe sallar:
- Sanırım bu bir kutu çikolata..
- Aaa, nerden bildiniz öğretmenim ??
- Şey, bir tahmin sadece. Nasılsa tuttu işte..
Bir sonraki hediye TEKEL bayisinin oğlundan gelir. Öğretmen paketi alır ama alttan küçük bir sızıntı vardır. Paketi tutarken parmağı ıslanan öğretmen yavaşça parmağını diline sürer:
- Bu şarap olabilir mi ?
- Hayır öğretmenim !! diye bağırır çocuk heyecanla.
Öğretmen tekrar sızan yerden bir damlayı parmağıyla alıp tadına bakar:
- Şampanya öyleyse...?
Daha da heyecanlanan çocuk ..
- HAYIR öğretmenim !!
Öğretmen sızıntının bir daha tadına bakar:
- Tamam.. Pes ediyorum, bilemeyeceğim. Nedir bu ??
Çocuk neşeyle haykırır:
- Bir köpek yavrusu !..?
Öğrenci Yurdu
Üniversitede dönemin ilk gününde Rektör yeni gelenleri toplamış, üniversite kurallarını anlatırken sıra yurt olayına gelmiş. Rektor demiş ki
"- Kız yurtları erkek öğrenciler için yasak bölge. Erkek yurtları da kız öğrenciler için. Yasak bölgede yakalanan kişiye ilk seferinde 20 dolar ceza kesilecek. İkinci yakalanışında 60 dolar, üçüncü yakalanışında da 180 dolar ceza kesilecek. Sorusu olan var mı?"
Arka taraftan bir erkek öğrenci sesi:
- Sezonluk bilet ne kadar?
Biyoloji Sınavı
Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki
herkes acayip çalışmış, notlar fotokopiler havada uçuşmuş.
Daha sonra sınavın yapılacağı gün gitmişler bir de bakmışlar, ortada kağıt kalem yok sadece sıra sıra
mikroskoplar. Hocada başlarında bekliyorken demiş ki,
"Bu mikroskaplarda lam'da bir böceğin bacağı var,
sınavınız bacağından böceği tanımak"
Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemiş, hoca dediği
dedik. Öğrenciler mikroskopların başına geçmiş. Ama bir şey
yapamıyorlar. En sonunda biri dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış.
Hoca arkasından seslenmiş, "Kimsin ulan sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?" Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış ;
öğretmen öğrenci
öretmen
çocuklar derslerinizi yaptınız mı?demiş
çocuk demiş ki
öğretmenim insanlar yapmadıkları şeylerden suçlanır mı demiş
öğretmen
hayır diye yanıt vermiş
çocuk
oh be tamam demiş
öğretmen ne oldu niye sordun demiş
çocuk
ödevimi yapmadımda ondan demiş
Yasal ve Mantık
Öğrenci: Siz beni cezalandırıyorsunuz. Bunu hiç anlıyor musunuz?
Profesör: Evet tabiki. Yoksa nasıl profesör olabilirdim.
Öğrenci: iyi o zaman. Size birşey sormak istiyorum. Eğer doğru cevabı verirseniz, ben kötü notumu aliyorum ve gidiyorum. Fakat bununla beraber eger cevabı bilemezseniz bana iyi not vereceksiniz.
Profesör: Anlaşıldı tamam. Sor bakalım.
Öğrenci: Aynı anda yasal olupta mantıklı olmayan nedir, mantıklı olupta ama yasal olmayan nedir? ve de ne mantıklı ne de yasal olan nedir?
Profesör iyice bir düşündükten sonra hic bir cevap veremiyor ve o
öğrenciye iyi not vererek onu geciriyor. Daha sonra profesör en iyi öğrencisini çağırıyor ve aynı soruları ona soruyor. Öğrenci hemen cevap veriyor:
Siz 63 yaşındasınız ve 35 yaşındaki bir bayanla evlisiniz. Bu yasal ama bununla beraber pek mantıklı degil.
Karınızın 25 yaşında bir dostu var, bu gerçi mantıklı ama yasal değil.
Siz, karınızın dostuna iyi bir not veriyor ve onu geçiriyorsunuz oysaki o sınıfta kalmıştı. Bu ise ne mantıklı ne de yasal.
öğrenci sorusu
Öğretmeni Ali'ye sormuş;''Ağacta 5 kuş var birini vurdum,geriye kaç kuş kalmıştır.''
Ali ''Kalmaz öğretmenim,hepsi gürültüden uçar,demiş''
Öğretmeni ''Hayır dersimiz matematik ama düşünüş biçimini beğendim.''demiş.
Ali hırslanmış.Öğretmenine''Üç kadın varmış,biri dondurmayı emerek;biri yalayarak,biri ısırarak yermiş.Bunlardan hangisi evlidir?''
Öğretmeni kızarıp,bozarmış.
''Emen mi?'' demiş.
Ali ''Hayır, parmağında alyansı olan,demiş.''
Ama düşünüş biçiminizi beğendim...
Küçük Ali
Küçük Ali okula başladığından beri her gün ögretmeni Aysel hanıma gidip,
- "Öğretmenim beni yanlış sınıfa koydunuz, benim yerim birinci sınıf değil, ablam üçüncü sinifta ama ben en az onun kadar akıllıyım, hiç olmazsa beni üçüncü sınıfa alın." diye şikayet edermiş.
Bundan sıkılan Aysel ögretmen bir gün Ali'yi kaptığı gibi okul
müdürüne çıkmış ve olayı anlatmış. Okul müdürü:
- "Peki" demiş, "Bu çocugu bir imtihan edelim, yeri üçüncü sınıfsa o sınıfa koyalım" ve baslamış sorgulamaya,
- Iki kere iki?
- Ali hemen "Dört" demiş,
- "Sekiz kere dokuz?"
Ali hemen
-"Yetmis iki" demis,
-"Kaç mevsim var?"
Ali hemen
-"Dört" demis.
Bu sirada Aysel hocada
- "Müsaade ederseniz bir kaç soruda ben sorayim" demis ve sormus:
- "Söyle bakalim Ali, ineklerde dört tane ama bende iki tane var, bu nedir?"
Ali hemen
-"Ayak" demis, Aysel hoca sormuş
-"Peki senin pantolonunda olupta benim pantolonumda olmayan şey nedir?" Ali hemen yanitlamis
-"Cep".
Bunun üzerine Aysel hoca dönmüs müdüre,
-"Üçe koyalım hocam" diyecekken
Müdür, Aysel hocanin sözünü kesmiş,
-"Hocam, bu çocugu üçe degil beşinci sınıfa koyalım, zira son iki suale ben doğru cevap veremedim"
Delikanlı babasına sordu:
- Babacığım, dün gece bir hanım kızı önce yemeğe götürdüm. Tabii ben ödedim parasını... Sonra beraber tiyatroya gittik. Tabii yine ben verdim hesabı...Gece vedalaşırken kızı öpmeden ayrıldım. Öpmem gerekir miydi ?
Babası tereddütsüz cevap verdi:
- Oğlum, bu kadar münasebetsizliikten sonra, elbette öpmemeliydin ki, kız senin ne kadar salak olduğunu anlasın...
Açım
birgün temel bir kıza aşık olmuş. temel bu kıza birgün şiir yazmiş.şiiri
sabahları kahvaltı yapamıyorum çünkü seni düşünüyorum.
öğlenleri yemek yiyemiyorum çünkü seni düşünüyorum
akşamlari yemek yiyemiyoyrum çünküseni düşünüyorum.geceleri uyuyamıyorum çünkü açim.
Kutsal Şeyler
İki sevgili oturmus konusuyorlardi. Genç kiz,
- Inan bana sevgilim, sen hayatimdaki ilk ve son erkeksin. Erkek, kizin saçlarini oksayarak cevap verdi,
- Beni buna inandirmak senin elinde.
Kiz biraz düsündü, sonra heyecanli sekilde anlatmaya devam etti,
- Bak, hayatimin en kutsal seyi üzerine yemin ederim ki, söylediklerim dogrudur.
Adam meraklandi,
- Peki hayatinin en kutsal iki seyi nedir sevgilim?
Kiz ayni hizla cevap verdi,
-Çocuklarim tabii ki...
en iyi gözdağı
İki sekreter kız konuşuyorlardı
- Nasıl, gene şef seni türlü bahanelerle sıkıştırıyor mu?
- Hayır, artık gözü yıldı!
- Nasıl, korkuttun mu?
- Basit. "Böyle devam edersen seninle evlenirim" diye tehdit ettim.
Evlenme ilanı fıkrası
Kızını 28 yaşını geçtiği halde evlenemediğini görüp telaşlanan kadıncağız en son çareye başvurarak gazetelere şöyle bir ilan verdi:
"Sarışın, cazip ve gelecekte büyük bir servetin varisi olan genç kız kalbinin aradığı erkekle tanışmak istiyor."
İlan çıktıktan bir hafta sonra anne kızına sordu:
- Nasıl, cevaplar gelmeye başladı mı?
- Sadece bir tanecik anneciğim !
- Yaa.. Kimden ?
- Söyleyemem...
- Nasıl olur ? Hem bu fikri annen olarak sana ben verdim! Bana söylemeyip kime söyleyeceksin ?
Cevap kimden geldi bakayım ?
Araba Kazası
Bir kadınla bir adam ayrı ,ayrı arabalarında giderlerken çarpışırlar. İkisinin de arabası mahvolur ama şans eseri ikisi de hiç yara almadan kurtulur. Arabalarından sürünerek çıkarlar ve kadın adama bakıp:
- Çok ilginç! Sen erkeksin ben de kadın. Arabalarımız mahvoldu ama ikimize de hiçbir şey olmadı. Bu belki de tanışıp, dost olup, hayatimizin sonuna kadar huzur içinde birlikte yasamamız için bir işarettir,' der.
Müthiş heyecanlanan adam:
- Evet, galiba haklisin,' diye cevap verir şaşkınlıkla. Kadın :
- Bak, arabam hurdaya döndü ama bir şişe şarap sapasağlam. Bu kesin bir işaret. Bu şarabı içip şansımızı kutlamalıyız,' diye devam eder ve şarap şişesini adama uzatır. Adam şişeyi alır, açar ve yarısını içip kadına verir. Kadın hemen şişenin mantarını kapatıp adama geri uzatır. Bunun üstüne adam sorar:
- Sen içmeyecek misin? Kadın cevap verir :
- Hayır, ben polisi bekleyeceğim!
kararlı kadın
Evde kalmış bir genç kız, gece evine dönmüştü.
Tam içeri girdiği zaman, odasında bir hırsızla burun buruna geldi. Derhal:
- Bana bak delikanlı, diye bağırdı.
Evimi terk etmen için sana 48 saat mühlet veriyorum. 48 saat sonra polise haber veririm.
Pratik iş adamı
İş adamı bütün işleri çabuk çabuk tarafından sonuca bağlamaya alışıktı. Büyük oğlu günün birinde telaşla yanına koştu:
- Baba, sevgilimi hamile bıraktım.
- O kada mühim değil. Al şu 1000 lirayı hallet işi.
Biraz sonra babaya baş vurma sırası küçük oğlundaydı.
- Baba metresim hamile !
- Hay Allah kahretsin. Al şu 1000 lirayı sen de işini hallet.
Aynı günün akşamı kızı iş adamına itiraf etti:
- Baba hamileyim.
Baba çok derin bir oh çekt:
- Çok şükür, bu kez para bizden çıkmayacak
Her Sabah
Yeni evli bir çift evli ilk günlerini geçireceklermiş. Gelin uyanmış. Bakmış damat yatakta yok. Kapı deliğinden kocasının ne yaptığına bakmış. Yeni damat sobayı yakmış, kahvaltıyı hazırlamış, gömleklerini ütülemiş. Kadın iyi bir adama düştüm diye çok sevinmiş ve yatağına yarım kalan uykusunu tamamlamaya gitmiş. Birkaç dakika sonra damat gelini uyandırmış. Gelin uyanmış ve damatdan sabah duyduğu ilk söz gelinin bütün sevincini alt üst etmiş ;
- Her sabah böyle isterim...
sebep
Genç adam nişanlısına sordu:
- Kaç çocuk istersin sevgilim ?
- Dört !
- Niçin dört ?
- Çünkü çinli çocuğum olmasını istemiyorum.
- Ne demek o ?
- Biliyorsun ki, her beş çocuktan biri mutlaka Çinli doğuyor!
Peki Damat ?
İlk defa bir dügün törenine katılan küçük kız annesine fısıltıyla sorar :
- "Neden gelinler beyaz gelinlik giyer? "
- "Çünkü , yavrucum, beyaz mutlulugun rengidir, bugün de onun en mutlu günü ..." diyerek anne kızının sorusunu cevaplandırmaya çalışır.
Küçük kız biraz düşünür ve ikinci sorusunu sorar .
- "O zaman damat neden siyah giyiniyor?
yağmur
Delikanlı, nişanlısını ziyarete gitti.
Birden bardaktan boşanırcasına yağmur başladı. Kızın annesi damat adayına:
- Bu yağmurda evinize gidemezsiniz, dedi. Kızım size yiyecek birşeyler hazırlasın. Ben de bir yatak yapayım.
Daha sonra kız yemek, annesi ise yatak yapmak üzere ayrıldılar. Az sonra geri döndüklerinde delikanlıyı sırılsıklam bir halde bulurlar:
Delikanlı:
- Şey, diye söze başladı. Eve gidip pijamalarımı aldım da..
Şişman gelin
Arap zengin iskoçyalı müstakbel kayınpederi ile konuşuyordu:
- Kızınızı bana verirseniz size onun ağırlığınca altın vereceğim.
- Bana iki hafta müsade etmeniz mümkün mü?
- Böyle iyi bir teklif için iki hafta düşünmek çok değil mi?
- Düşünmek için değil kızımı şişmanlatacağım da...
İyi Tanımıyorum
Evde kadin kocasini hasliyor :
- Hiç olmazsa su yan komsularimizi örnek al... Kaç yillik evliler ama birbirlerine hala balayinda gibi davraniyorlar... Adam karisini arabada, kapinin önünde, her yerde öpüyor... Yaziklar olsun! Sen neden ayni seyi yapamiyorsun?
- Yaparim yapmasina ama, ben kadini iyi tanimiyorum ki:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder